Kaldığımız yerden devam edelim hocam

Roberto Mancini, Cesare Prandelli, Hamza Hamzaoğlu, Mustafa Denizli, Jan Olde Riekerink, Igor Tudor...

Fatih Terim'in 2013'teki olaylı ayrılığı sonrası Galatasaray'da görev yapmış teknik direktörler yukarıdaki isimler. Ünal Aysal'ın anlamsız bir ego savaşına girip yaşanması yüksek ihtimal olan bir Galatasaray hanedanlığını çöp etmesini hala unutmadık. Ardından kısa süreli bir Duygun Yarsuvat dönemi geçirdi camia. 3 kupalı güzel insan Hamza Hamzaoğlu da bu zaman diliminde yer aldı. Saydığım isimler içinde en iyisiydi. Dursun Özbek'in başkanlığa gelişi ile bu muhtemel hanedanlık da yıktırıldı. Sonrası malum, defalarca yapılan hatalar, hatalar...

21 Aralık 2017. Saat: 23:00... Twitter ana sayfamda takılırken Terim'in şimdiden tarihe kazınan "Nerede kalmıştık...@Galatasaray" tweet'ini gördüm. Bir an bunun eski tweet'in RT'lenmesi olarak algıladım ilk önce. Ancak sonradan zihnimde hızlıca bir geçmiş taraması yaptığımda böyle bir şeyi hatırlamadığımın ve Hoca'nın da zaten 2 tweet'inin olduğunun ayırdına vardım. Peşinden gelen rüzgar gibi 10 gün ve bugündeyiz.

Fatih Terim hasretle, özlemle geçen 4 yılın ardından yuvasına döndü. Bu 4 yıl her iki taraf için de çok ama çok sancılıydı. Galatasaray 2014-15 hariç, hüsran dolu sezonlar geçirirken Terim de Milli Takım'da türlü türlü olayların içindeydi. Ya da bu olaylarla mücadele etmek zorundaydı. Son kebapçı hadisesi de kendisine yakışmamış ve 3. Türkiye döneminin sonunu getirmişti.

Terim futbol dünyamızın hep en çok tartışılan, konuşulan ismi. Son olayında ben de çok tepkiliydim kendisine. Ancak bir yere kadar oluyordu bu eleştiriler. Neticede 20'de 6 şampiyonlukla göğsümüzdeki bir yıldız onunla gelmişti. O Galatasaray'ın "Aslan Gibi" kimliğinin yaratıcısıydı. Onun varlığı, coşkulu anlayışı Galatasaraylılar'ın her görmek istediği bir profildi. Dursun Özbek sonunda doğru bir iş yapmayı başardı. Tabi seçim kararı alıp Fatih Hoca'yı getirmek bir manevra mı bunu zaman gösterecek. Lakin taraftar artık hocasına sahip çıkar. Özellikle bu seferki gelişinde "Oh be! Yuvamın tadı bir başka" diyor duruşu ile. Yönetimin arka oyunlarına, saçma sapan kararlara kurban gitmezse bu sefer daha gösterişli bir destan yazabilir. Zaten imza töreninde de "bir hayalden" bahsetti durdu. Evet biz de hayal ediyoruz. Bekliyoruz. İnanıyoruz.

Yılın son yazısını Fatih Terim için yazdım. 2018'de nice güzel ve başarılı günler dileğiyle. Bir kez daha hoş geldin hocam. Hoş geldin. Ne iyi ettin...

Süper Lig İlhan Cavcav Sezonu ilk yarı istatistikleri

1. Medipol Başakşehir 36
2. Galatasaray 35
3. Fenerbahçe 33
4. Beşiktaş 30
5. Kayserispor 30
6. Göztepe 30
7. Trabzonspor 29
8. Demir Grup Sivasspor 26
9. Bursaspor 25
10. Evkur Yeni Malatyaspor 22
11. Kasımpaşa 19
12. Teleset Mobilya Akhisarspor 19
13. Aytemiz Alanyaspor 18
14. Osmanlıspor 17
15. Antalyaspor 17
16. Atiker Konyaspor 15
17. Gençlerbirliği 14
18. Kardemir Karabükspor 9

Ligin ilk yarısında büyük maçlar:
FB 2 - 2 TS
BJK 2 - 1 BS
FB 2 - 1 BJK
BS 1 - 2 GS
BJK 2 - 2 TS
GS 0 - 0 FB
TS 2 - 1 GS
BJK 3 - 0 GS
BS 0 - 1 FB
TS 1 - 0 BS

---------------------------------------İlk Yarı İstatistikleri--------------------------------

1- En iyiler

En çok puan toplayan takım: Medipol Başakşehir (36)
En çok galibiyet alan takım: Medipol Başakşehir, Galatasaray (11)
En az mağlubiyet alan takım: Fenerbahçe (2)
En çok gol atan takım: Galatasaray (37)
En az gol yiyen takım: Beşiktaş (16)
En iyi averaja sahip takım: Galatasaray (15)

Kendi evinde en çok puan toplayan takım: Galatasaray (25)
Kendi evinde en çok galibiyet alan takım: Galatasaray (8)
Kendi evinde en az mağlubiyet alan takım: Galatasaray, Medipol Başakşehir, Beşiktaş (0)
Kendi evinde en çok gol atan takım: Galatasaray (26)
Kendi evinde en az gol yiyen takım: Beşiktaş (5)
Kendi evinde en iyi averaja sahip takım: Galatasaray (19)

Deplasmanda en çok puan toplayan takım: Fenerbahçe, Göztepe (16)
Deplasmanda en çok galibiyet alan takım: Göztepe (5)
Deplasmanda en az mağlubiyet alan takım: Fenerbahçe (1)
Deplasmanda en çok gol atan takım: Aytemiz Alanyaspor (17)
Deplasmanda en az gol yiyen takım: Fenerbahçe (7)
Deplasmanda en iyi averaja sahip takım: Fenerbahçe (5)

En çok gol atan futbolcu: Göztepe‘den Adis Jahovic, Galatasaray'dan Bafetimbi Gomis, Trabzonspor'dan Burak Yılmaz (14)
En çok asist yapan futbolcu: Medipol Başakşehir'den Edin Vişça (7)
Maç başına en çok şut çeken futbolcu: Aytemiz Alanyaspor'dan Vagner Love (3,14)
Maç başına en çok isabetli şut çeken futbolcu: Aytemiz Alanyaspor'dan Vagner Love (1,86)
En yüksek pas başarı yüzdesine sahip futbolcu: Beşiktaş'tan Gary Medel (95,2)
Maç başına en çok başarılı pas yapan futbolcu: Galatasaray'dan Fernando (63)
Maç başına en çok oyuncu geçen futbolcu: Trabzonspor'dan Fabian Castillo (3,29)
Maç başına en çok hava topu kazanan futbolcu: Trabzonspor'dan Okay Yokuşlu (5,33)

Maç başına en çok şut çeken takım: Beşiktaş (13,59)
Maç başına en çok isabetli şut çeken takım: Galatasaray (5,65)
Maç başına en yüksek topa sahip olma yüzdesine sahip takım: Beşiktaş (60)
Maç başına en çok başarılı pas yapan takım: Medipol Başakşehir (468)
En yüksek pas başarı yüzdesine sahip takım: Medipol Başakşehir, Beşiktaş (84)
Maç başına en çok korner kullanan takım: Beşiktaş (7,41)

En çok forma giyen futbolcu (maç): Antalyaspor'dan Maicon; Atiker Konyaspor'dan Serkan Kırıntılı, Mehdi Bourabia, Nejc Skubic, Deni Milosevic, Ömer Ali Şahiner; Aytemiz Alanyaspor'dan Efecan Karaca; Beşiktaş'tan Fabricio, Talisca, Alvaro Negredo; Bursaspor'dan Bogdan Stancu, Barış Yardımcı; Demir Grup Sivasspor'dan Arouna Kone, Emre Kılınç, Hakan Arslan; Galatasaray'dan Fernando Muslera, Bafetimbi Gomis, Maicon; Gençlerbirliği'nden Johannes Hopf; Göztepe'den Andre Castro; Kasımpaşa'dan Ramazan Köse, Strahil Popov, Jhon Murillo; Kayserispor'dan Umut Bulut, Stephane Badji, Ryan Mendes; Medipol Başakşehir'den Volkan Babacan; Teleset Mobilya Akhisarspor'dan Milan Lukac, Soner Aydoğdu; Trabzonspor'dan Joao Pereira, Yusuf Yazıcı (17) (maksimum)

En çok forma giyen futbolcu (dakika): Atiker Konyaspor'dan Serkan Kırıntılı; Beşiktaş'tan Fabricio; Galatasaray'dan Fernando Muslera; Gençlerbirliği'nden Johannes Hopf; Kasımpaşa'dan Ramazan Köse, Strahil Popov; Medipol Başakşehir'den Volkan Babacan; Teleset Mobilya Akhisarspor'dan Milan Lukac; Trabzonspor'dan Joao Pereira (1530) (maksimum)

---

2- En çok/en az beraberlik

En çok berabere kalan takım: Fenerbahçe, Beşiktaş, Kayserispor (6)
En az berabere kalan takım: Galatasaray, Demir Grup Sivasspor, Osmanlıspor (2)

Kendi evinde en çok berabere kalan takım: Kayserispor (4)
Kendi evinde en az berabere kalan takım: Trabzonspor (0)

Deplasmanda en çok berabere kalan takım: Trabzonspor (5)
Deplasmanda en az berabere kalan takım: Göztepe, Aytemiz Alanyaspor, Evkur Yeni Malatyaspor, Galatasaray, Demir Grup Sivasspor, Kasımpaşa, Atiker Konyaspor, Osmanlıspor (1)

---

3- En kötüler

En az puan toplayan takım: Kardemir Karabükspor (9)
En az galibiyet alan takım: Kardemir Karabükspor (2)
En çok mağlubiyet alan takım: Kardemir Karabükspor (12)
En az gol atan takım: Kardemir Karabükspor (14)
En çok gol yiyen takım: Osmanlıspor (34)
En kötü averaja sahip takım: Kardemir Karabükspor (-15)

Kendi evinde en az puan toplayan takım: Kardemir Karabükspor (7)
Kendi evinde en az galibiyet alan takım: Aytemiz Alanyaspor, Kardemir Karabükspor (2)
Kendi evinde en çok mağlubiyet alan takım: Kardemir Karabükspor (5)
Kendi evinde en az gol atan takım: Kardemir Karabükspor (7)
Kendi evinde en çok gol yiyen takım: Kasımpaşa (17)
Kendi evinde en kötü averaja sahip takım: Kardemir Karabükspor (-4)

Deplasmanda en az puan toplayan takım: Atiker Konyaspor, Osmanlıspor (1)
Deplasmanda en az galibiyet alan takım: Gençlerbirliği, Kardemir Karabükspor, Antalyaspor, Atiker Konyaspor, Osmanlıspor (0)
Deplasmanda en çok mağlubiyet alan takım: Kardemir Karabükspor, Atiker Konyaspor, Osmanlıspor (7)
Deplasmanda en az gol atan takım: Antalyaspor (4)
Deplasmanda en çok gol yiyen takım: Gençlerbirliği (25)
Deplasmanda en kötü averaja sahip takım: Antalyaspor (-16)

---

4- En çok/en az kırmızı ve sarı kart

En çok kırmızı kart gören takım: Beşiktaş (5)
En az kırmızı kart gören takım: Medipol Başakşehir (0)

En çok kırmızı kart gören futbolcu: Antalyaspor'dan Sandro; Kayserispor'dan Tiago Lopes (2)

En çok kırmızı kart çıkan hafta: 6. Hafta (7)
En az kırmızı kart çıkan hafta: 2. Hafta, 5. Hafta, 13. Hafta, 16. Hafta (0)

En çok sarı kart gören takım: Kardemir Karabükspor (54)
En az sarı kart gören takım: Bursaspor (29)

En çok sarı kart gören futbolcu: Kardemir Karabükspor'dan Barış Başdaş (8)

En çok sarı kart çıkan hafta: 5. Hafta (52)
En az sarı kart çıkan hafta: 10. Hafta (32)

---

5- Hakemler

En çok maç yöneten hakem: Ali Palabıyık, Fırat Aydınus (12)
En az maç yöneten hakem: Bahattin Şimşek (1)
En çok kırmızı kart gösteren hakem: Ali Palabıyık (7)
En az kırmızı kart gösteren hakem:Alper Ulusoy, Bahattin Şimşek, Barış Şimşek, Serkan Tokat (0)
En çok sarı kart gösteren hakem: Fırat Aydınus (60)
En az sarı kart gösteren hakem: Bahattin Şimşek (4)
Yönettiği maçlarda en çok ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Halis Özkahya, Cüneyt Çakır (8)
Yönettiği maçlarda en az ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Suat Arslanboğa, Koray Gençerler, Bahattin Şimşek (0)
Yönettiği maçlarda en çok beraberlik çıkan hakem: Fırat Aydınus (6)
Yönettiği maçlarda en az beraberlik çıkan hakem: Ali Şansalan, Arda Kardeşler, Bahattin Şimşek, Mustafa Öğretmenoğlu, Serkan Tokat (0)
Yönettiği maçlarda en çok deplasman galibiyeti çıkan hakem: Ali Palabıyık, Hüseyin Göçek (5)
Yönettiği maçlarda en az deplasman galibiyeti çıkan hakem: Arda Kardeşler, Barış Şimşek, Cüneyt Çakır, Koray Gençerler, Mustafa Öğretmenoğlu, Serkan Çınar (0)

---

6- Gol istatistikleri
Toplam gol: 461
Gol ortalaması: 3,01

En çok gol olan dakika: 45. Dakika, 90. Dakika (23)
En az gol olan dakika: 1. Dakika, 11. Dakika, 24. Dakika, 30. Dakika, 40. Dakika, 90+4. Dakika (1)

Tiplerine göre:
Ayak: 317
Kafa: 80
Kendi Kalesine: 12
Penaltı: 52

Ayakla en çok gol atan takım: Galatasaray (29)
Kafayla en çok gol atan takım: Beşiktaş (9)
Kendi kalesine gol ile en çok gol bulan takım: Trabzonspor (4)
Penaltıyla en çok gol atan takım: Göztepe (7)

Ayakla en az gol atan takım: Kardemir Karabükspor (7)
Kafayla en az gol atan takım: Aytemiz Alanyaspor (1)
Kendi kalesine ile en az gol bulan takım: Antalyaspor, Beşiktaş, Bursaspor, Demir Grup Sivasspor, Evkur Yeni Malatyaspor, Kasımpaşa, Kayserispor, Osmanlıspor, Teleset Mobilya Akhisarspor (0)
Penaltıyla en az gol atan takım: Bursaspor, Gençlerbirliği, Kayserispor (1)

En çok gol olan hafta: 5. Hafta (35) / 3,88 ortalama
En az gol olan hafta: 13. Hafta (18) / 2,00 ortalama

---

7- Oyuncu değişiklikleri

En çok oyuncu değiştiren takım: Atiker Konyaspor, Evkur Yeni Malatyaspor, Fenerbahçe, Gençlerbirliği, Göztepe, Kayserispor, Medipol Başakşehir, Teleset Mobilya Akhisarspor (51) (maksimum)
En az oyuncu değiştiren takım: Aytemiz Alanyaspor, Bursaspor, Kasımpaşa (47)

---

Kaynaklar: ttf.org, tr.beinsports.com, mackolik.com

İkinci yarı 19 Ocak'taki Kasımpaşa - Aytemiz Alanyaspor maçı ile başlayacak. Temiz, güzel bir ikinci devre olması temennimiz.

Dünyada da yine Real...

Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki 2017 FIFA Kulüpler Dünya Kupası'nda zafer geçen yılki gibi yine Real Madrid'in oldu. Güney Amerika şampiyonu Brezilya ekibi Gremio'yu Ronaldo'nun golüyle 1-0 geçen Real, üst üste ikinci, toplamdaki üçüncü şampiyonluğuna uzanarak Barcelona ile kupa sayılarını eşitledi. Bu yıl UEFA Şampiyonlar Ligi'nde peş peşe ikinci şampiyonluğu ile bir ilke imza atan Los Galacticos, bu kupada da art arda mutlu sona erişen ilk takım unvanına sahip olmayı başardı.

Aynı hataya yine düşeceğiz (mi)

Futbol gündeminin ana konusu malum, yabancı kuralı. Galatasaray'ın 14 Ekim'deki Atiker Konyaspor maçına 11 yabancı ile başlaması tartışmaları alevlendirmekle kalmadı, Devlet Bahçeli gibi bir ismi de olayın içine çekti...

Türk futbolu sanıyorum ki Beckett'in "Hep denedin, hep yenildin. Olsun. Gene dene, gene yenil. Daha iyi yenil" sözünü şiar edinmiş vaziyette. Tabi tersten bir durum söz konusu. Hataları sürekli tekrarlayıp yeniliyoruz. Bıkmıyoruz bundan üstelik. Süper Lig'de 2015-16 sezonunda başlayan 14 yabancı kuralı daha 2. sezonuna yeni girmişken tartışmaya açıldı bile. Tipik futbol tablomuz bu esasında. Günlük planlar, günlük düşünülen sonuçlar ne yazık ki uygulamaları da çabuk tartışmalı hale getiriyor. Bu yaz Rıdvan Dilmen'in açtığı yolda gündem kışa sarktı. Öyle ki tartışmalar bu kez daha geniş kapsamlı. Cumhurbaşkanı'ndan Devlet Bahçeli'ye kadar siyasetin "önemli" yüzleri de bu kez topa giriyor. Bahçeli, 11 yabancı ile çıkan Galatasaray'ı "Böyle takım mı olur, Galatasaray adını değiştirsin" diye eleştirirken biraz da naçizane görüşlerimi belirteyim.

Bence en büyük sorun futbolda hala liyakati esas alamıyor oluşumuz. Bir futbolcunun kalitesine değil de vatandaşlığına bakıyor olmak başlıca takıntılarımız arasında. Kısıtlamayı savunan kesimin en çok sarıldığı örnek Galatasaray'ın 2000 kadrosu. Orada Türkiye'nin belki de tarihinde görebileceği en iyi jenerasyonu yakalamıştık. Yabancılardan kat kat üstün yerli isimler çıkıyordu. Onları Hagi gibi bir üstatla tamamlamak yeterliydi. Bugün yetiştirme kısmında temel sorunları aşamadan ilk şüpheli olarak bu kuralı görmek tembellikten başka bir şey değil.

Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi grubunda ilk 4 maçını 3 galibiyet ve 1 beraberlikle geçmesi, Süper Lig'de son dönemin en gollü sezonunun yaşanması gibi iki önemli olay gözardı ediliyor. Eski kuralla Beşiktaş'ın bu başarıyı sergilemesi mümkün müydü? Kaldı ki Kara Kartal'ın gol yükünü Cenk Tosun çekiyor. Yani, başarabilen, yeteneğini yükselten zaten kadroya giriyor.

Şimdi önümüzde yine kritik bir süreç var. Ya bu düzenlemeye birkaç sezon daha şans tanıyıp meyvelerini toplayacağız ya da yine defalarca aynı hataya düşüp "Euro'cu yerli lobisini" ihya edeceğiz. Benim umudum ve tahminim bu kez o kadar kolay olmayacağı yönünde. Kulüp başkanları açıklamaları ile bir "direnç" ortaya koyuyor. Bugüne kadar iktidarın futbol adamı olarak bilinen Göksel Gümüşdağ dahi, siyasilerin onca açıklamasına rağmen mevcut düzeni savunmakta. Üstüne üstlük futbol artık sınırların çok kolay aşıldığı bir dünya oldu. Ligimizi bizler değil Katarlılar yayınlıyor. Tekrar kısıtlı yabancı sistemine dönüldüğü takdirde aboneliklerini iptal edeceğini söyleyen birçok izleyici var. Buna Katar razı olmaz. Çünkü iplerin tamamı elimizde değil artık. Bu yaşanan tartışmaların "gaz alma"dan öteye gitmediğini düşünüyorum. Öyle umuyorum. N'olur öyle de olsun!

Olağan süper!

UEFA Süper Kupa'da Manchester United'ı 2-1 mağlup eden Real Madrid üst üste ikinci toplamdaki 4. şampiyonluğuna ulaştı. Real böylece 5'er kupalı Barcelona ve Milan'a biraz daha yaklaştı. Tek zaferini 1991'de yaşayan United ise üçüncü kez boynu büyük ayrılan takım oldu.

Siftah ve prova!

Rusya'nın ev sahipliğinde düzenlenen 2017 FIFA Konfederasyonlar Kupası'nda Şili'yi 1-0 yenen Almanya, tarihindeki ilk şampiyonluğuna uzandı. Kupayı getiren golü 20. dakikada Stindl kaydetti. Panzerler bu başarı ile önümüzdeki yıl için de hazırlık yapmış oldu. Lakin unutmadan; Bu kupada sevinen ülkenin ertesi yıl Dünya Kupası'nda yüzü gülmüyor.

Tuttuğum takımların 2016-17 sezonu z raporu

Daha önce birçok paylaşımla, dünyanın farklı yerlerindeki takımları desteklediğimi belirtmiştim. Geride bıraktığımız sezonda "takımlarım" neler yapmış bir bakalım. Arşivlik tadında, geleceğe notlar. Biraz geç oldu ama umudum, bundan sonraki sezonlarda daha erken paylaşabilmek. Buyurun, alfabetik sıra ile gelsin:

Arsenal Tula (Rusya)

Lig

Sarı kırmızı renklere sahip olan Arsenal Tula, Rusya Premier Ligi'nde 7 galibiyet, 7 beraberlik ve 16 mağlubiyet sonunda 28 puanla 14. sırayı elde etti ve Yükselme/düşme Play-Off'u oynamak zorunda kaldı. Ligde 18 gol atıp 40 gol yiyen Tula, Play-Off'ta 2. Lig'in üçüncüsü Yenisey'le mücadele etti. Deplasmandaki ilk maçı 2-1 kaybeden Arsenal Tula, evindeki rövanşı 1-0 kazanınca ligde kalmayı başarmış oldu.

Kupa

Rusya Kupası'na Son 32'den dahil olan Arsenal Tula, İkinci Lig takımı Tosno'ya deplasmanda 2-0 mağlup olarak kupa defterini tek maçla kapattı.

Avrupa

Lige yeni yükselen Tula, bu sezon Avrupa Kupaları'nda yer almadı. Önümüzdeki sezon için de Avrupa biletini elde edemedi.

SC Freiburg (Almanya)

Lig

Bir önceki sezonun İkinci Lig şampiyonu olarak döndüğü Bundesliga'da Freiburg başarılı bir sezonu tamamladı. 14 galibiyet, 6 beraberlik ve 14 yenilgi sonunda, 42 gol atıp 60 gol yediği ligde 48 puan toplayıp 7. sırayı elde etti.

Kupa

Almanya Kupası'nın 1. Tur'unda 4. Lig'den SV Babelsberg 03'ü deplasmanda 4-0 yenen Freiburg, 2. Tur'da evinde 2. Lig ekibi SV Sandhausen ile oynadı. 120 dakikası 3-3 biten ve penaltılara giden maçta rakibine 4-3 (toplamda 7-6) kaybeden Freiburg kupa serüvenini burada noktaladı.

Avrupa

İkinci ligden yükselen Freiburg bu sezon Avrupa Kupaları'nda yoktu. Ligi 7. bitirmesine karşın Borussia Dortmund'un Almanya Kupası'nı kazanması sebebiyle yeni sezonda UEFA Avrupa Ligi'ne 3. Ön Eleme Turu'ndan dahil olacak.

Galatasaray (Türkiye)

Lig

Cimbom, Süper Lig'de 20 galibiyet, 4 beraberlik ve 10 yenilgi aldı. 65 gol atıp, 40 gol yediği sezonu 64 puan ve averajla 4. sırada bitirdi.

Kupa

Geçen sezon ligde 6. olması sebebiyle Türkiye Kupası'na 3. Tur'dan katılan Sarı Kırmızılılar, evinde Dersimspor'u 5-1 yenerek Gruplar'a kaldı. Elazığspor, 24 Erzincanspor ve Tuzlaspor'un yer aldığı E Grubu'nda 3 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 yenilgi ile 16 gol atıp 9 gol yedi ve 11 puanla 2. olarak tur atladı. Gruptaki ikinciliği sebebiyle Son 16'daki saha avantajını kaybeden Cimbom, deplasmanda Medipol Başakşehir'e 2-1 yenilerek elendi.

Öte yandan Galatasaray sezon başındaki Süper Kupa maçında normal süresi 0-0, uzatmaları 1-1 biten maçta Beşiktaş'ı penaltılarda 3-0 (toplamda 4-1) yenerek şampiyon oldu.

Avrupa

Son Türkiye Kupası Şampiyonu olarak başladığı sezonda aldığı ceza sebebiyle Avrupa Kupaları'nda yer alamayan Galatasaray, bu sezon ise elde ettiği lig dördüncülüğü neticesinde UEFA Avrupa Ligi'ne 2. Ön Eleme Turu'ndan katılım hakkı kazandı.

Juventus (İtalya)

Lig

Serie A'da 29 galibiyet, 4 beraberlik ve 5 yenilgi elde eden Juve, 77 gol attı ve 27 gol yedi. Topladığı 91 puan sonunda üst üste altıncı, toplamdaki 33. şampiyonluğuna ulaştı.

Kupa

İtalya Kupası'na Son 16'dan dahil olan Juventus, bu turda Atalanta'yı evinde 3-2 yenerek eledi. Çeyrek Final'de yine evinde Milan'ı 2-1 yenerek tur atladı. Çift ayaklı Yarı Final'de ilk olarak evinde Napoli'yi 3-1 mağlup etti. Deplasmandaki rövanşta 3-2 kaybetmesine karşın Final biletini kaptı. Nihayetinde Final'de de Lazio'yu 2-0 ile geçerek üst üste üçüncü, toplamdaki 12. zaferine uzandı.

Diğer taraftan aralık ayında düzenlenen Süper Kupa'da Milan'a normal süresi ve uzatmaları 1-1 biten maçta penaltılarla 4-3 (toplamda 5-4) yenildi.

Avrupa

UEFA Şampiyonlar Ligi'ne Grup aşamasından dahil olan Juve, Sevilla, Lyon ve Dinamo Zagreb'in bulunduğu H Grubu'nu 4 galibiyet ve 2 beraberlikle, 11 gol atıp 2 gol yiyerek 14 puanla zirvede tamamladı. 2. Tur'da Porto'yu deplasmanda 2-0, evinde 1-0 yendi. Çeyrek Final'de evinde Barcelona'yı 3-0 yendi, deplasmanda golsüz berabere kaldı. Yarı Final'de ise Monaco'yu deplasmanda 2-0, evinde 2-1'le geçti ve Final'i gördü. Lakin Final'de Real Madrid'e 4-1 yenilince dev kupadan yine hüsranla ayrıldı. Juventus yeni sezonda da yine UEFA Şampiyonlar Ligi'ne Gruplar'dan girecek.

Liverpool (İngiltere)

Lig

Premier League'de Liverpool 22 galibiyet, 10 beraberlik ve 6 yenilgi aldı. 78 gol atıp 42 gol yiyen Kırmızılar 76 puanla 4. oldu.

Kupa

FA Cup'a 3. Tur'dan dahil olan Liverpool, 4. Lig takımı Plymouth Argyle ile evinde 0-0 berabere kalınca tekrar maçı oynamak mecburiyetine girdi. Tekrar maçında ise rakibini deplasmanda 1-0 yenerek tur atladı. Ancak bu zorlu eşleşme 4. Tur için bir ipucuydu. Liverpool, evinde 2. Lig takımı Wolverhampton Wanderers'a 2-1 kaybederek kupadan elendi.

Lig Kupası'nda daha uzun soluklu bir serüven yaşandı. 2. Tur'da dahil olduğu kupada ilk olarak 2. Lig ekibi Burton Albion'ı deplasmanda 5-0 yenerek eledi. 3. Tur'da yine deplasmanda ve yine 2. Lig takımı Derby County'i bu kez 3-0'la saf dışı bıraktı. 4. Tur'da evinde Tottenham Hotspur'u 2-1'le geçti. 5. Tur'da 2. Lig'den Leeds United'ı evinde 2-0 yendi. Rövanşlı Yarı Final'de ise her iki maçta da Southampton'a 1-0 yenilerek elendi.

Avrupa

Bu sezon Avrupa arenasında ter dökmeyen Liverpool, ligde elde ettiği dördüncülük sayesinde önümüzdeki sezon UEFA Şampiyonlar Ligi'ne Play-Off'tan dahil olacak.

Lyon (Fransa)

Lig

Ligue 1'de elde ettiği 21 galibiyet, 4 beraberlik ve 13 mağlubiyetin yanında 77 gol bulup 48 gol yiyen Lyon, ligi 67 puanla 4. sırada bitirdi.

Kupa

Son 64'ten itibaren Fransa Kupası'nda yer alan Lyon, bu aşamada 1. Lig ekibi Montpellier'i evinde 5-0 yendi. Son 32'de ise deplasmanda Marsilya'ya 2-1 yenilerek elendi.

Lig Kupası'na ise Son 16'dan katılan Lyon, normal süresi ve uzatmaları 2-2 biten müsabakada Guingamp'a penaltılarda 4-3 (toplamda 6-5) yenilerek kupaya veda etti.

Lyon ayrıca sezon öncesindeki Süper Kupa'da PSG'ye 4-1 kaybetti.

Avrupa

Bu sezon ilk olarak UEFA Şampiyonlar Ligi'nde yer alan Lyon, Juventus, Sevilla ve Dinamo Zagreb'in yer aldığı H Grubu'nda 2'şer galibiyet, beraberlik ve mağlubiyet aldı. 5 gol atıp 3 gol yedi ve topladığı 8 puanla 3. olarak UEFA Avrupa Ligi'ne geçiş yaptı. Burada ilk olarak 2. Tur'da Hollanda'dan AZ Alkmaar ile eşleşen Lyon, deplasmanda 4-1, evinde 7-1 kazanarak rahat şekilde turladı. 3. Tur'da Roma'yı evinde 4-2 yendikten sonra deplasmanda 2-1 kaybetmesine karşın yola devam dedi. Çeyrek Final'de Türkiye'den Beşiktaş'la eşleşen Lyon, ilk maçı evinde 2-1 kazandı. Deplasmandaki rövanşta aynı skorla mağlup olunca maç uzadı ve ardından penaltılara gitti. Seri penaltılarda 7-6 kazanan Lyon son 4 takım arasına adını yazdırdı. Yarı Final'de Ajax önünde deplasmandaki ilk randevuyu 4-1 kaybetti. Evindeki rövanşı 3-1 almasına karşın uzun soluklu Avrupa yolculuğunu sonlandırmış oldu. Lyon yeni sezonda, PSG'nin iki yerel kupayı da kazanması nedeniyle UEFA Avrupa Ligi'ne Grup aşamasından katılım hakkı elde etti.

Mlada Boleslav (Çek Cumhuriyeti)

Lig

Çek Ligi'nde 13 galibiyet, 10 beraberlik ve 7 yenilgi alan Mlada Boleslav, 47 gol atıp 37 gole engel olamadı ve 49 puanla 4. bitirdi.

Kupa

Kupaya ise 3. Tur'dan katılan Mlada Boleslav, bu noktada Sokol Zápy'i deplasmanda 2-1 yendi. 4. Tur'da Hradec Králové'yi 4-2 ile geçti. Çeyrek Final'de deplasmanda Bohemians 1905'e karşı 120 dakikası 1-1 sona eren bir mücadele verdi. Penaltılarda rakibine 4-3 (toplamda 5-4) üstünlük kurarak yoluna devam etti. Yarı Final'de evinde SFC Opava'ya 2-0 kaybedince elendi.

Avrupa

UEFA Avrupa Ligi 3. Ön Eleme Turu'nda Makedonya temsilcisi Shkendija'ya ilk maçta deplasmanda 2-0 yenilen Mlada Boleslav, evindeki rövanşı 1-0 kazanmasına karşın bu sonuç yeterli olmadı ve erken kapattı Avrupa defterini. Buna karşın ligde elde ettiği 4. sıra sonunda bu sezon da Avrupa bileti aldı ve UEFA Avrupa Ligi'ne 2. Ön Eleme Turu'ndan katılım hakkını kazandı.

Stjarnan (İzlanda)

Lig

İzlanda Ligi Nisan sonu-Mayıs başı ile Eylül sonu-Ekim başı arasında düzenlendiği için 2017 sezonu yeni başladı. Geride kalan 2016 sezonunda Stjarnan 12 galibiyet, 3 beraberlik ve 7 mağlubiyet elde etti. 43 gol attı, 31 gol yedi ve 39 puanla 2. oldu.

Kupa

İzlanda Kupası'nın 2016 Sezonu'na Stjarnan, Son 32'den dahil oldu. Evinde Víkingur Ólafsvík'i 120 dakikası 2-2 biten maçta penaltılarla 7-6 (toplamda 9-8) yenerek tur atladı. Son 16'da ise evinde ÍBV'ye 2-0 yenilerek elendi.

Sezon öncesindeki Lig Kupası'nda Valur, Keflavík, ÍBV, Huginn ve Fram Reykjavík'in yer aldığı 1. Grup'ta 3 galibiyet ve 2 yenilgi elde etti. 18 gol atıp 7 gol yedi ama 3. olarak elendi.

Yine sezon öncesindeki Fótbolti.net Turnuvası'nda da ilk olarak ÍBV, Breiðablik ve Víkingur Ólafsvík'in yer aldığı B Grubu'nda mücadele etti. 2 galibiyet ve 1 beraberlik aldı. 7 gol atıp 5 gol yedi ve 7 puan ve averajla ikinci olarak, Üçüncülük Maçı oynamaya hak kazandı. Bu karşılaşmada ÍA'ya 6-1 kaybedince turnuvayı dördüncü tamamladı.

Avrupa

2016-17 döneminde Avrupa'da yer almayan Stjarnan, geçen yıl elde ettiği lig ikinciliği sebebiyle 2017-18 mevsiminde UEFA Avrupa Ligi 1. Ön Eleme Turu'ndan Avrupa heyecanına dahil olacak.

Valencia (İspanya)

Lig

La Liga'da 13 galibiyet, 7 beraberlik ve 18 yenilgi alan Valencia, 56 gol atıp 65 gol yedi ve bu grafiği ile ligi 46 puan ve averajla 12. olarak bitirdi.

Kupa

Kral Kupası'na Son 32'den dahil olan Yarasalar, Leganes'i deplasmanda 3-1, evinde 2-1 yenerek tur atladı. Son 16'da ise Celta Vigo ile eşleşti. Evinde 4-1, deplasmanda da 2-1 yenilince elendi.

Avrupa

Bu sezon Avrupa'da izleyemediğimiz Valencia üst üste elde ettiği kötü lig dereceleri sebebiyle yeni sezonda da İspanya içinde kalacak.

----------Bilanço----------

1 lig şampiyonluğu: Juventus

1 kupa şampiyonluğu: Juventus

1 süper kupa şampiyonluğu: Galatasaray

Müzeye 3 kupa girdi.

Spor Toto Süper Lig Turgay Şeren Sezonu İstatistikleri

1. Beşiktaş 77
2. Medipol Başakşehir 73
3. Fenerbahçe 64
4. Galatasaray 64
5. Antalyaspor 58
6. Trabzonspor 51
7. Akhisar Belediyespor 48
8. Gençlerbirliği 46
9. Atiker Konyaspor 43
10. Kasımpaşa 43
11. Kardemir Karabükspor 43
12. Aytemiz Alanyaspor 40
13. Osmanlıspor 38
14. Bursaspor 38
15. Kayserispor 38
16. Çaykur Rizespor 36
17. Gaziantepspor 26
18. Adanaspor 25

Beşiktaş üst üste ikinci, toplamdaki 15. şampiyonluğuna ulaştı ve armasına 3. yıldızı eklemeye hak kazandı. Şampiyon Kara Kartal Gruplar'dan, Medipol Başakşehir 3. Ön Eleme Turu'ndan itibaren UEFA Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edecek. Ziraat Türkiye Kupası Şampiyonu Atiker Konyaspor Gruplar'dan, Fenerbahçe 3. Ön Eleme Turu'ndan, Galatasaray 2. Ön Eleme Turu'ndan itibaren UEFA Avrupa Ligi'ne katılacak.

Çaykur Rizespor, Gaziantepspor ve Adanaspor TFF 1. Lig'e düştü.

Ligin ikinci yarısında büyük maçlar:
BS 1 - 2 TS
BS 1 - 1 FB
GS 0 - 1 BJK
TS 2 - 0 GS
TS 3 - 4 BJK
GS 0 - 1 FB
BS 0 - 5 GS
BJK 1 - 1 FB
BS 0 - 2 BJK
FB 1 - 1 TS
TS 1 - 2 BS

---------------------------------------Sezon İstatistikleri-------------------------------------

1- En iyiler

En çok puan toplayan takım: Beşiktaş (77)
En çok galibiyet alan takım: Beşiktaş (23)
En az mağlubiyet alan takım: Beşiktaş, Medipol Başakşehir (3)
En çok gol atan takım: Beşiktaş (73)
En az gol yiyen takım: Medipol Başakşehir (28)
En iyi averaja sahip takım: Beşiktaş (43)

Kendi evinde en çok puan toplayan takım: Beşiktaş (43)
Kendi evinde en çok galibiyet alan takım: Beşiktaş (13)
Kendi evinde en az mağlubiyet alan takım: Beşiktaş, Medipol Başakşehir (0)
Kendi evinde en çok gol atan takım: Beşiktaş (44)
Kendi evinde en az gol yiyen takım: Gençlerbirliği (9)
Kendi evinde en iyi averaja sahip takım: Beşiktaş (29)

Deplasmanda en çok puan toplayan takım: Fenerbahçe, Beşiktaş (34)
Deplasmanda en çok galibiyet alan takım: Fenerbahçe, Beşiktaş (10)
Deplasmanda en az mağlubiyet alan takım: Fenerbahçe, Beşiktaş, Medipol Başakşehir (3)
Deplasmanda en çok gol atan takım: Fenerbahçe (32)
Deplasmanda en az gol yiyen takım: Medipol Başakşehir (13)
Deplasmanda en iyi averaja sahip takım: Fenerbahçe (15)

En çok gol atan futbolcu: Aytemiz Alanyaspor'dan Vagner Love (23)
En çok asist yapan futbolcu: Galatasaray'dan Wesley Sneijder (15)
En çok şut çeken futbolcu: Trabzonspor'dan Hugo Rodallega (84)
En çok kilit pas yapan futbolcu: Galatasaray'dan Wesley Sneijder (76)
En çok pas yapan futbolcu: Galatasaray'dan Selçuk İnan (2212)
En çok orta yapan futbolcu: Beşiktaş'tan Ricardo Quaresma (362)
En çok kurtarış yapan kaleci: Bursaspor'dan Harun Tekin (112)
En çok gol yemeden maç tamamlayan kaleci: Medipol Başakşehir'den Volkan Babacan (16)
En çok top uzaklaştıran futbolcu: Osmanlıspor'dan Numan Çürüksu (216)

En çok forma giyen futbolcu (maç): Antalyaspor'dan Ondrej Celustka; Bursaspor'dan Harun Tekin; Galatasaray'dan Fernando Muslera; Medipol Başakşehir'den Edin Vişça (34) (Maksimum)

En çok forma giyen futbolcu (dakika): Bursaspor'dan Harun Tekin; Galatasaray'dan Fernando Muslera (3060) (Maksimum)

---

2- En çok/en az beraberlik

En çok berabere kalan takım: Osmanlıspor (11)
En az berabere kalan takım: Galatasaray, Aytemiz Alanyaspor (4)

Kendi evinde en çok berabere kalan takım: Fenerbahçe, Gençlerbirliği, Osmanlıspor (6)
Kendi evinde en az berabere kalan takım: Galatasaray (0)

Deplasmanda en çok berabere kalan takım: Medipol Başakşehir, Osmanlıspor, Atiker Konyaspor, Kayserispor (5)
Deplasmanda en az berabere kalan takım: Çaykur Rizespor, Bursaspor (2)

---

3- En kötüler

En az puan toplayan takım: Adanaspor (25)
En az galibiyet alan takım: Adanaspor (6)
En çok mağlubiyet alan takım: Gaziantepspor (22)
En az gol atan takım: Gaziantepspor (30)
En çok gol yiyen takım: Aytemiz Alanyaspor, Gaziantepspor (65)
En kötü averaja sahip takım: Gaziantepspor (-35)

Kendi evinde en az puan toplayan takım: Gaziantepspor (14)
Kendi evinde en az galibiyet alan takım: Osmanlıspor (3)
Kendi evinde en çok mağlubiyet alan takım: Gaziantepspor (11)
Kendi evinde en az gol atan takım: Osmanlıspor, Gaziantepspor (15)
Kendi evinde en çok gol yiyen takım: Aytemiz Alanyaspor, Adanaspor (32)
Kendi evinde en kötü averaja sahip takım: Gaziantepspor (-14)

Deplasmanda en az puan toplayan takım: Kardemir Karabükspor (9)
Deplasmanda en az galibiyet alan takım: Adanaspor, Kardemir Karabükspor (2)
Deplasmanda en çok mağlubiyet alan takım: Kardemir Karabükspor (12)
Deplasmanda en az gol atan takım: Adanaspor (13)
Deplasmanda en çok gol yiyen takım: Bursaspor, Gaziantepspor, Kardemir Karabükspor (36)
Deplasmanda en kötü averaja sahip takım: Kardemir Karabükspor (-22)

---

4- En çok/en az kırmızı ve sarı kart

En çok kırmızı kart gören takım: Çaykur Rizespor (8)
En az kırmızı kart gören takım: Akhisar Belediyespor, Beşiktaş, Kasımpaşa (2)

En çok kırmızı kart gören futbolcu: Antalyaspor'dan Charles (3)

En çok kırmızı kart çıkan hafta: 7. Hafta (6)
En az kırmızı kart çıkan hafta: 10. Hafta, 27. Hafta, 32. Hafta, 34. Hafta (0)

En çok sarı kart gören takım: Trabzonspor (98)
En az sarı kart gören takım: Atiker Konyaspor (59)

En çok sarı kart gören futbolcu: Kardemir Karabükspor'dan Barış Başdaş (12)

En çok sarı kart çıkan hafta: 10. Hafta, 18. Hafta (55)
En az sarı kart çıkan hafta: 34. Hafta (17)

---

5- Hakemler

En çok maç yöneten hakem: Fırat Aydınus (24)
En az maç yöneten hakem: Abdulkadir Bitigen, Ali Şansalan, Bahattin Şimşek, Bülent Birincioğlu, Kutluhan Bilgiç (1)
En çok kırmızı kart gösteren hakem: Ali Palabıyık (12)
En az kırmızı kart gösteren hakem: Abdulkadir Bitigen, Ali Şansalan, Bahattin Şimşek, Bülent Birincioğlu, Kutluhan Bilgiç (0)
En çok sarı kart gösteren hakem: Alper Ulusoy (120)
En az sarı kart gösteren hakem: Bahattin Şimşek (1)
Yönettiği maçlarda en çok ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Halis Özkahya (13)
Yönettiği maçlarda en az ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Serkan Tokat, Ali Şansalan, Bülent Birincioğlu (0)
Yönettiği maçlarda en çok beraberlik çıkan hakem: Fırat Aydınus (8)
Yönettiği maçlarda en az beraberlik çıkan hakem: Abdulkadir Bitigen, Ali Şansalan, Arda Kardeşler, Bahattin Şimşek, Kutluhan Bilgiç, Suat Arslanboğa (0)
Yönettiği maçlarda en çok deplasman galibiyeti çıkan hakem: Ali Palabıyık, Hüseyin Göçek, Mete Kalkavan (10)
Yönettiği maçlarda en az deplasman galibiyeti çıkan hakem: Abdulkadir Bitigen, Bahattin Şimşek, Bülent Birincioğlu, Kutluhan Bilgiç, Tolga Özkalfa (0)

---

6- Gol istatistikleri
Toplam gol: 828
Gol ortalaması: 2.70

En çok gol olan dakika: 45. Dakika (21)
En az gol olan dakika: 90+6. Dakika (1)

Tiplerine göre:
Ayak: 573
Kafa: 144
Kendi kalesine: 21
Penaltı: 90

Ayakla en çok gol atan takım: Galatasaray (50)
Kafayla en çok gol atan takım: Beşiktaş (16)
Kendi kalesine gol ile en çok gol bulan takım: Akhisar Belediyespor, Aytemiz Alanyaspor, Beşiktaş (4)
Penaltıyla en çok gol atan takım: Aytemiz Alanyaspor, Beşiktaş (9)

Ayakla en az gol atan takım: Gaziantepspor (18)
Kafayla en az gol atan takım: Trabzonspor (3)
Kendi kalesine ile en az gol bulan takım: Adanaspor, Antalyaspor, Bursaspor, Fenerbahçe, Galatasaray, Kardemir Karabükspor, Kasımpaşa, Trabzonspor (0)
Penaltıyla en az gol atan takım: Atiker Konyaspor (2)

En çok gol olan hafta: 27. Hafta (36) / 4.00 ortalama
En az gol olan hafta: 7. Hafta (11) / 1.22 ortalama

---

7- Oyuncu değişiklikleri

En çok oyuncu değiştiren takım: Çaykur Rizespor, Gençlerbirliği, Medipol Başakşehir (102) (Maksimum)
En az oyuncu değiştiren takım: Trabzonspor (89)

---

Kaynaklar: ttf.org, tr.beinsports.com, mackolik.com

Bir sarı kırmızı da İtalya'ya...

Evkur Yeni Malatyaspor ve Göztepe ile Spor Toto Süper Lig'in "sarı kırmızılaştığı" şu günlerde bir başka sarı kırmızı başarı hikayesi de İtalya'dan geldi. Bu sezon tarihinde ilk kez Serie B'de mücadele eden Benevento, Carpi ile oynadığı play-off final eşleşmesini 0-0 ve 1-0'lık skorlarla geçerek ilk kez Serie A'da mücadele etme hakkı kazandı. Merakla bekliyoruz, yolları açık olsun.

Real yeniden...

UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Real Madrid, Juventus'u özellikle ikinci yarıdaki etkili oyunuyla 4-1 mağlup ederek üst üste ikinci, toplamdaki 12. şampiyonluğuna uzandı. Ayrıca son 4 yılda 3. kez mutlu sona kavuşan Real, Şampiyonlar Ligi ismiyle bu kupada üst üste şampiyonluk yaşayan ilk takım oldu. Madrid'den önce son olarak Şampiyon Kulüpler Kupası adını taşırken 1989 ve 1990'da  Milan üst üste iki kez şampiyon olmuştu.

Dördüncü kupa kaleciden!

UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi'nde iki Fransız ekibini karşı karşıya getiren kapışmada Lyon, PSG'yi normal süresi ve uzatmaları 0-0 biten maçta penaltılarla 7-6 mağlup ederek üst üste ikinci, toplamdaki dördüncü şampiyonluğuna ulaştı. İkinci finalinde tarihindeki ilk şampiyonluğa çok yaklaşan Paris Saint-Germain, 8. penaltıda kalecisi Katarzyna Kiedrzynek'in vuruşundan yararlanamadı. Ardından topun başına geçen Lyon kalecisi Sarah Bouhaddi ise kupayı takımına getirdi. Lyon bu zaferle FFC Frankfurt'un şampiyonluk sayısına yetişerek zirveye ortak oldu.

United bütünlemede geçti!

UEFA Avrupa Ligi'nde Ajax'ı 2-0 mağlup eden Manchester United, tarihinde ilk kez bu kupada zafere ulaştı. Premier League'i 6. sırada bitirmesi sebebiyle Şampiyonlar Ligi'ni ilk etapta kaçıran Kırmızı Şeytanlar bu başarısı ile önümüzdeki sezon direkt gruplara katılma hakkını da elde etti. Mourinho, kariyerindeki dördüncü Avrupa kupasına uzanırken, United ise Ajax, Bayern, Juventus ve Chelsea'den sonra UEFA'nın 3 büyük kupasını da (Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Kupa Galipleri) kazanan 5. takım oldu.

90+Ligue 1!

Amiens' mad promotion feat captured live. Makes your spine tingle even if you don't speak French. pic.twitter.com/Oy4zYH76gH

— Get French Football (@GFFN) 19 Mayıs 2017

Son dönemin en büyük futbol olayı Fransa'da yaşandı. Ligue 2'nin son hafta maçında Reims, Amiens'ı konuk etti. Skor 1-1'ken 6. sırada bulunan misafir takım Amiens, 90+6'da bulduğu golle maçı 2-1 kazandı ve ligi 2. sırada bitirerek tarihinde ilk kez Ligue 1'e yükseldi. Müthiş...

#FrantisekRajtoral

Pazar günü evinde intihar eden Gaziantepspor'un Çek oyuncusu Frantisek Rajtoral, özellikle Plzen döneminden beri ilgi ile takip ettiğim bir isimdi. Bu topraklarda onu izleyecek olacağımız için ilk geldiği günlerde çok sevinmiştim. Hayata veda kararının ardından klasikleşen "çok sevecendi, nasıl oldu bilemiyorum" yorumları bir yana onun uzun yıllardır çeşitli sorunlarla boğuştuğunu öğrenmiş olduk. Hala şaşkınım. Üzgünüm. Huzur içinde uyusun...

Salzburg'un gençleri zirvede!

Avrupa''da sezonun ilk kupası Salzburg'a gitti. Ali Palabıyık'ın düdük çaldığı UEFA Gençlik Ligi Final maçında Avusturya ekibi Salzburg, Benfica'yı 2-1 yenerek bu kupadaki ilk zaferini elde etti. Turnuvaya Yerel Şampiyonlar Yolu'ndan katılan ve elediği takımlarla dikkatleri çeken Avusturya temsilcisinin gollerini 72'de Patson Daka ve 76'da Alexander Schmidt kaydetti. 2014'ten sonra ikinci finaline çıkan ve yine kaybeden Benfica'nın tek golünü 29. dakikada Jose Gomes attı.

Bu sistemde yarar VAR

Aralık 2016'daki FIFA Kulüpler Dünya Kupası'ndan bu yana futbol aleminin bir gündem maddesi yoğun biçimde haberlere konu oluyor. VAR (Video Assistant Referee / Video Yardımcı Hakem) dertlere derman olacak mı? Yoksa oyunun "ruhunu" öldürecek mi?

Futbol ve teknoloji ilişkisi halen zoraki bir biçimde şekillenmeye devam ediyor. Gol çizgisi teknolojisi bir süredir futbolun içinde önemli bir yer etmeye başladı esasında. Gerçi buna bile burun kıvıran bazı eyleyicileri ve eski hakemleri görüp duruyoruz. Onlar için kötü haber ise son dönemde sıklıkla konuşmaya başladığımız Video Yardımcı Hakem uygulaması. Kısaca VAR. Uygulama önceden de dillendiriliyordu gerçi ama asıl büyük çıkışını şüphesiz ki Aralık 2016'da Japonya'da düzenlenen FIFA Kulüpler Dünya Kupası'nda gerçekleştirdi. İlk büyük sahne tecrübesini burada tadan VAR, yarı finaldeki Atletico Nacional - Kashima Antlers karşılaşmasında "verdiği" penaltı ile tarihe de geçmişti.

Daha sonra, futboldaki birçok yeni uygulamayı yürürlüğe koyma hususunda "hevesli" olan Türkiye Futbol Federasyonu, bu teknolojiye sıcak baktığını gerek yönetim gerekse Yusuf Namoğlu vasıtası ile dillendiriyordu. Diğer yandan sistemin yeşil sahadaki parlayışı da sürüyordu. Geçtiğimiz ay sonunda oynanan Fransa - İspanya hazırlık mücadelesinde Fransa'dan Griezmann'ın ağlara gönderdiği vuruşunun VAR ile ofsayt olduğu tespit edildi. Bununla da kalmadı İspanyol Deulofeu'nun ilk etapta ofsayt gerekçesi ile sayılmayan golünün uygulama üzerinden ofsayt olmadığı anlaşılınca gol geçerli sayıldı.

Oyunun artık değiştiği ve -ne yazık ki- parasallaştığı bu devirde "futbol hatalarla güzel" garabetini biraz daraltmamız gerekiyor. Evet futbolun hataları, kalecinin elinden kaçırdığı topla, forvetin bomboş kaleye atamadığı yüzde 99.99'luk pozisyonla, defansın kendi kalesine yazdığı "enfes" gollerle güzel. Peki ayan beyan çizgiyi geçen topun gol değeri bulmaması, açık ara ofsaytların gözden kaçırılması mutlu eden hatalar mı? Şampiyonlukları, kümede kalmaları belirleyen bu kararlar artık salt hakem insafına bırakılamaz. Büyük infiale neden olan hakem hatalarında ilgili federasyonların bile hakemlerini yalnız bıraktığı bu dünyada, hakemleri koruma adına da gerçekten iyi olacak bu veya benzeri sistemler.

Ekranlarda hakemleri her seferinde diline dolayan yorumcuların, yöneticilerin, teknik adamların vs. bu uygulamalara da en çok karşı çıkan güruh olması ayrıca tuhaf. Bir nebze şu anlaşılır; ne kadar hatalı hakemler varsa onların demeçleri de, ekranda gözükme miktarları da o kadar çok oluyor ne yazık ki. Bunun içindir ki çok istenmiyor. Yine de vicdanlı, aklı selim kişilerin çoğalması ile bu yeniliklerin hayata geçişini hızlandırmak mümkün.

Malum kişilerin en çok itiraz ettiği iki husus, bu sistemle birlikte oyunun "ruhunun" bozulacağı ve incelemelerle oyunun soğuyacağı şeklinde. Kendilerine şunu sormak istemişimdir. Futbol bugün, yayılmaya başladığı 1800'lü yılların ikinci yarısındaki haline ne kadar benziyor? Penaltı da sonradan ilave edildi. Ya da ofsaytın her 10-15 yılda bir yeni yorumlarına tanık oluyoruz. Her şey gibi futbol da değişir. Diğer husus ise oyunun soğuyacağı iddiası. Şu an İngiltere Premier Ligi dahil her futbol organizasyonunda top 90 dakikanın tamamında oyun içinde mi kalıyor? Bir ara yanlış hatırlamıyorsam bizim Süper Lig'de bu süre 40-45 dakika falandı. Neticede tenis, basketbol veya voleybol gibi rallilerin, hızlı hücumların oyunun hamurunda olduğu bir spordan bahsetmiyoruz. Hem inceleme süresi dakikaları bile bulmuyor. Maç sonunda vicdanların tatmin olması için, adaletin mümkün olduğunca yerini bulması için birkaç saniye geçmiş sorun değil. Yeter ki canlar yanmasın.

Beni bilen bilir, okuyan fark etmiştir. Benim "kızıl elmam" hakemsiz oyun. O olmadı, saha içinde aktif görev almayan, karşılaşmaları görüntülerle takip eden 20-25 kişilik heyet tarzı hakemlik. VAR da bu yolda önemli bir adım. "Ben hakem konuşmam ama..." diye başlayan samimiyetsiz tiplere inat bu sistemler tamamıyla desteklenmeli. Futbolda adaletin sağlanamadığı her gün kaos, her gün acı, her gün olay. Gerçekten sıkıldık...

Futbol gönlü tekle yetinir mi ki?

Birden fazla ve hatta işi abartıp onlarca futbol takımını desteklemek mümkün mü? Ben şahsen epey bir süre bu yolda yalnız olduğumu düşünmüştüm. Daha sonra bazı insanları tanıdıkça bunun nadir bir şey olmadığını kavradım. Ama yine de bir şeyler eksikti. Ben çok fazla takım tutuyordum ve bu çoğu kez eleştiri konusu da oluyordu. Aradığım kişiyi bir dergi sayfasında, Socrates'in Mart sayısının son konusunda buldum. Esasında ismen bildiğim birisiymiş; John Stanier. Battles, Tomahawk ve The Mark of Cain gruplarının davulcusu olan müzisyen Newcastle United, Hertha Berlin, Atletico Madrid, FC Tokyo, Galatasaray, Lanus, New York Red Bulls, Ajax ve Inter taraftarı. Bazısını çok sıkı, bazısını uzaktan destekliyor. Tıpkı benim gibi. Ben mi? Galatasaray, Juventus, Liverpool, Valencia, Lyon, Freiburg, Stjarnan, Arsenal Tula, Mlada Boleslav takımlarını tutarım. Kimisini yakın ve yürekten takiple, kimisini uzaktan sevmeyle. Tıpkı Stanier gibi. Kendisini anlıyorum. Çünkü meşin yuvarlak nerede yuvarlanırsa orası bizim başkentimiz...

Bunu okuyanlara da Tomahawk - Long, Long Weary Day parçası armağan olsun...

Yaşı üç, mesleği anonsçuluk

Everton’ın bu pazar Goodison Park’ta Leicester City’yi konuk edeceği karşılaşmada anonsları üç yaşındaki Elijah yapacak.

‘Taraftar günü’ etkinliği kapsamında bu görevi üstlenen Elijah, maç öncesinde Everton’ın ilk 11’ini sayacak.

http://www.diken.com.tr/dunyanin-en-genc-anonscusu-everton-leicester-city-macinda-ilk-11i-uc-yasindaki-elijah-sayacak/

🙌 | Young Evertonian Elijah will get the opportunity to announce the #EFC squad for real at Goodison Park on Sunday afternoon... pic.twitter.com/iNltmh7rMI

— Everton (@Everton) 7 Nisan 2017

Kitap: Romantik Yürekler

Yazar: Mehmet Yüce
Kitap: Romantik Yürekler Futbol Tarihimizin Yeni Devreleri: 1952-1992 Türkiye Futbol Tarihi - Üçüncü Cilt
Yayınevi: İletişim Yayınları
Baskı yılı: 2016
Sayfa sayısı: 656

Meşin yuvarlağın bu topraklardaki tarihini derleyip toparlayan kıymetli kalem Mehmet Yüce, Türkiye Futbol Tarihi serisinin -belki de şimdilik- son kitabını Romantik Yürekler adıyla çıkarmıştı. Artık profesyonel anlayışın geldiği, Avrupa Kupaları heyecanının başladığı, istatistiklere, puan durumlarına çok rahat erişilebilen devirler. Öyle olması sebebiyle Yüce, dümdüz bir skor, tablo aktarıcılığı yerine futbolumuzun "müstesna yürekler"ini de bizlerle tanıştırıyor. Kimisini daha yakından, kimisini ilk kez tanıyoruz. Mesele ben Mehmet Ekerbiçer'i daha önce duymamıştım. İyi ki de bu kitapta var. Kadim yıldızlarımız bu çalışma ile belki de daha çok tanınacak. Yıllar geçtikçe, yani kitabın sonları geldikçe bir hüzün çöküyor. Bunu yazarın üslubundan, sezonları anlatış tarzından da anlamak mümkün. Son bölümler 5-6 sayfa var yok. Bu da esasında o eski güzel yılların geçip gitmesinin bir hüznü gibi adeta. Kitabın girizgahında Mehmet Yüce'den yeni kitapların müjdesini de alıyorsunuz. Sabırsızlıkla bekliyoruz...

#DicleAslan

Kadınlar 2. Ligi ekibi Ağrı Birlikspor'u, Konya İdman Yurdu maçı için Malatya'ya taşıyan minibüs, Patnos-Muş Karayolu'nda kaza yaptı. Teknik ekip ve futbolculardan 17 kişi yaralandı. Takımdan Dicle Aslan ise hastanede yaşamını yitirdi.

İmkansızlıklar alt liglerin kaderi bu topraklarda. Hele bir de kadınlar olunca mesele, 1. Lig'de bile ne kadar zor şartlarda ter döktükleri ortada. Dengesiz gelir dağılımı sonucu onları bu zorlu şartlarda minibüslere mahkum edenler utanmıyor tabi ki. Geriye ise sadece bir internet haberi kalıyor. Yayınlarda sürekli konuşup, tartışmak gerekirken halbuki...

Raymond Kopa'nın ardından spor gazeteciliği kültürü

50'li ve 60'lı yıllardaki Fransız futbol efsanesi Raymond Kopa, dün 85 yaşında hayata gözlerini yumdu. Kariyerinde Angers, Real Madrid ve Reims formaları giyen Kopa özellikle 2 dönem görev aldığı Reims'te sembolleşti. Fransa'nın 1958 FIFA Dünya Kupası'ndaki üçüncülüğünde kadro olan isim aynı yıl Ballon d'Or da kazanmıştı.

Fransa'nın meşhur spor gazetesi L'Équipe, Kopa'nın vefatının ardından şöyle güzel bir ilk sayfa ile saygısını sundu;

Bizim topraklardaki sözde spor gazeteleri hiçbir zaman kendi efsanelerine böyle bir veda yapmadı. Kopa ile aynı dönemlerde ter dökmüş, "Berlin Panteri" lakaplı büyük kalecimiz Turgay Şeren'i 7 Temmuz 2016'da kaybetmiştik. Ertesi gün bakın bizim "spor gazeteleri" kendisini nasıl haber yapmış;

Fanatik:

Fotomaç:

Açık Mert Korkusuz:

Başlıklarla, küçük kutularla. Çünkü o vakitler yalan transfer haberleri gazetelerde yer kapladığı için Şeren'e de az bir pay düşüyordu. Yazık...

#Angola

Angola'da stadyum faciası: 17 ölü

Uige şehrindeki stadyumda yaşanan izdiham sonucu 17 kişi öldü, yüzlerce kişi de yaralandı.

Güneybatı Afrika ülkesi Angola'nın Uige şehrindeki futbol stadyumunda yaşanan izdihamda 17 kişinin hayatını kaybettiği, yüzlercesinin de yaralandığı bildirildi.

BBC'de yer alan habere göre yerel yetkililer, ülkenin kuzeyindeki Uige şehrinde futbol maçı izlemek için stadyuma gelen yüzlerce kişinin kapılara hücum ederek içeri girmeye çalışması sonucu 17 kişinin öldüğünü açıkladı.

5'i ağır olmak üzere yüzlerce kişinin yaralandığı olayda, yere düşen insanların ezilerek ve boğularak yaşamını yitirdiği bildirildi.

Bu arada görgü tanıkları, 1. Lig maçının yapıldığı 8 bin kişilik stadyuma kapasitesinin üstünde kişinin girmeye çalıştığını anlattı.

Maça ev sahipliği yapan Recreativo de Libolo takımı internet sitesi üzerinden yaptığı açıklamada, "Angola futbol tarihinin eşi benzeri olmayan en trajik olayı" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Jose Eduardo dos Santos olayla ilgili soruşturma başlatılmasını istedi.

http://tr.eurosport.com/futbol/angola-da-stadyum-faciasi-17-olu_sto6055483/story.shtml

Beşiktaş kaybetti Aboubakar kazandı

Afrika Uluslar Kupası'nda Mısır'ı 2-1 mağlup eden Kamerun, 15 yıllık özlemini dindirerek tarihindeki 5. şampiyonluğuna ulaştı. Kupayı getiren gol ise 88. dakikada Beşiktaşlı Vincent Aboubakar'dan geldi. İstanbul'daki takım arkadaşlarının Fenerbahçe ile yaptığı "didişmeyi" kaybettiği günde Aboubakar ülkesine kupayı armağan etmiş oldu. Kamerun böylelikle Rusya'da bu yaz düzenlenecek olan 2017 FIFA Konfederasyonlar Kupası'na da katılma hakkını elde etti.

#MetinOktay

30'lu ve 40'lı yıllarda Galatasaray, büyük bir çıkmaz içine girmiş, bu zor zamanlar şampiyonluklardan uzaklaşmanın yanında Güneş Spor Kulübü'nün kurulması ile büyük bir kopuşa da yer verecekti.

Önce Gündüz Kılıç sonra da Metin Oktay bu makus talihe derman olacaktı. Baba Gündüz ve Taçsız Kral'ın "el ele" çıktıkları bu yol sonunda Galatasaray kazanma alışkanlığını 1973'e kadar sürdürecekti. Bu noktada başlayan ikinci kötü dönemi ise 1987'de Derwall tamamen sona erdirecekti.

Gündüz Kılıç'ın 7 Mart 1961'de Galatasaray mecmuası için Metin Oktay'ı anlattığı yazısının bir kısmı;

"... Real Madrid menajeri Metin'i almak için 800.000 liralık bir teklifte bile bulundu. Fakat Metin çok ısındığı Galatasaray'dan ayrılmaya niyetli değildi. 'Kulübüme karşı daha çok vazifelerim var, inşallah daha ileride Galatasaray bana hakkını içten helal ettiği gün belki giderim,' diyordu. Metin 1955'den beri kulübünün şampiyonluklarında büyük roller oynarken (her sene) riyazi bir kat'iyyet gibi gol kralı olup duruyordu.

Çok az insan isminin ifade ettiği mana karakterine ve yapısına Metin'inki kadar uyar. Metin sahalarda burnunun dibinden ayrılmayan rakipleriyle, dışarıda ise yakasını bırakmayan binbir dertle uğraşırken cidden hayret edilecek kadar metindir. Onu sevmeyen arkadaşı yoktur. Onun geri çevirdiği, boş döndürdüğü yardıma muhtaç birisi işitilmemiştir. Küçüğünü seven, büyüğünü sayan çok asil yürekli bir gençtir Metin... Gurur, kibir ve azamet bir an bile ondan yüz bulamazlar.
..."

(Kılıç'ın yazısı Mehmet Yüce - Romantik Yürekler'den alıntıdır.)

#İlhanCavcav

"Hamamönü’nde fırınımız vardı. Rahmetli babamlar Rumeli’den gelmişler. Muhacir yani. Önce Yozgat’a, sonra Konya’ya, sonra Adana’ya ve en sonunda Ankara’ya yerleşmişler. Hamamönü’nde bir fırın açıp ekmek imal etmeye başlamışlar. Çok iyi hatırlıyorum, üç yaşındaydım, Maliye babamdan defterleri incelemek için istemiş. Babamın da uzun boylu bir Boşnak muhasebecisi vardı. Adam defter, kitap ne varsa hepsini fırına atıp yakıyor. Bunun üzerine Maliye de resen vergi takdir ediyor. Babamların fırın mırın ne varsa hepsi elden gidiyor. Rahmetli babam anlatırdı, “Türkiye’de ilk ekmeği yapan biziz” derdi. Tabii fırın elden gidince babamlar Mamak diye bir yere taşınıyorlar. Kara değirmen diye tabir edilen bir su değirmeni alıyorlar. Köylülerin getirdikleri buğdayları öğütüp un yapıyorlar. Ben de o zaman dört yaşındayım. Hiç unutmam, bir gün babam bana, “Sen değirmenin başında dur, ben bir lavaboya gidip geleceğim” dedi. Ben de un kazanının içine girdim. Tepemden unlar dökülüyor. Üstüm başım her yanım un içinde kaldı. Gayem cinlik yapıp babama ne kadar çalışkan bir çocuk olduğumu göstermek. Nitekim babam geldi, beni una bulanmış bir şeklîde görünce, “Oh oh maşallah! Ne kadar çok çalışmışsın oğlum” dedi."

İlhan Cavcav, hayattayken zaman zaman takdir ettiğimiz ama çoğu kez de kızıp sinirlendiğimiz bir kulüp başkanıydı. Bazı vedalardan sonra o kişilerin büyüklüğü daha belirgin oluyor. Yeri hiçbir zaman dolmayacak. Gençlerbirliği senin emanetin olarak biz futbol delilerine kaldı. Sahip çıkacağız... Mekanın cennet olsun...

Spor yazarı Ziya Adnan'ın, Cavcav ile yakın bir zamanda gerçekleştirdiği söyleşi ise onu daha yakından tanımamız, farklı yönlerini bilmemiz adına iyi bir çalışma. Böyle dursun;

1: http://ziyaadnan.com/ilhan-cavcav-ile-soylesi-1-bolum/

2: http://ziyaadnan.com/ilhan-cavcav-ile-soylesi-2-bolum/

3: http://ziyaadnan.com/ilhan-cavcav-ile-soylesi-3-bolum/

Spor Toto Süper Lig Turgay Şeren Sezonu ilk yarı istatistikleri

1. Medipol Başakşehir 36

2. Beşiktaş 35
3. Galatasaray 33
4. Fenerbahçe 31
5. Bursaspor 27
6. Osmanlıspor 26
7. Atiker Konyaspor 24
8. Gençlerbirliği 22
9. Antalyaspor 22
10. Akhisar Belediyespor 20
11. Kardemir Karabükspor 18
12. Kasımpaşa 18
13. Trabzonspor 18
14. Aytemiz Alanyaspor 18
15. Çaykur Rizespor 13
16. Kayserispor 12
17. Gaziantepspor 11
18. Adanaspor 10

Ligin ilk yarısında büyük maçlar:
FB 0 - 1 BS
BJK 2 - 2 GS
GS 0 - 1 TS
BJK 2 - 1 TS
FB 2 - 0 GS
GS 3 - 1 BS
FB 0 - 0 BJK
BJK 2 - 1 BS
TS 0 - 3 FB

---------------------------------------İlk Yarı İstatistikleri--------------------------------

1- En iyiler

En çok puan toplayan takım: Medipol Başakşehir (36)
En çok galibiyet alan takım: Medipol Başakşehir, Beşiktaş, Galatasaray (10)
En az mağlubiyet alan takım: Medipol Başakşehir (0)
En çok gol atan takım: Fenerbahçe (34)
En az gol yiyen takım: Medipol Başakşehir (11)
En iyi averaja sahip takım: Fenerbahçe (22)

Kendi evinde en çok puan toplayan takım: Beşiktaş (20)
Kendi evinde en çok galibiyet alan takım: Beşiktaş, Galatasaray (6)
Kendi evinde en az mağlubiyet alan takım: Beşiktaş, Medipol Başakşehir (0)
Kendi evinde en çok gol atan takım: Beşiktaş, Galatasaray (18)
Kendi evinde en az gol yiyen takım: Gençlerbirliği (3)
Kendi evinde en iyi averaja sahip takım: Beşiktaş, Galatasaray (11)

Deplasmanda en çok puan toplayan takım: Medipol Başakşehir (18)
Deplasmanda en çok galibiyet alan takım: Medipol Başakşehir, Fenerbahçe (5)
Deplasmanda en az mağlubiyet alan takım: Medipol Başakşehir (0)
Deplasmanda en çok gol atan takım: Fenerbahçe (18)
Deplasmanda en az gol yiyen takım: Medipol Başakşehir (3)
Deplasmanda en iyi averaja sahip takım: Fenerbahçe (12)

En çok gol atan futbolcu: Beşiktaş‘tan Cenk Tosun (10)
En çok asist yapan futbolcu: Galatasaray'dan Wesley Sneijder (8)
En çok şut çeken futbolcu: Akhisar Belediyespor'dan Hugo Rodallega (42)
En çok kilit pas yapan futbolcu: Bursaspor'dan Pablo Batalla (44)
En çok pas yapan futbolcu: Beşiktaş'tan Marcelo (1121)
En çok orta yapan futbolcu: Beşiktaş'tan Ricardo Quaresma (153)
En çok kurtarış yapan kaleci: Bursaspor'dan Harun Tekin (62)
En çok gol yemeden maç tamamlayan kaleci: Gençlerbirliği'nden Johannes Hopf (8)
En çok top uzaklaştıran futbolcu: Osmanlıspor'dan Numan Çürüksu (104)

En çok forma giyen futbolcu (maç): Adanaspor'dan Vladimir Koman, Magaye Gueye; Akhisar Belediyespor'dan Caner Osmanpaşa, Hugo Rodallega, Ömer Bayram; Antalyaspor'dan Ondrej Celustka; Atiker Konyaspor'dan Serkan Kırıntılı, Nejc Skubic, Ömer Ali Şahiner, Volkan Fındıklı, Deni Milosevic; Aytemiz Alanyaspor'dan Emre Akbaba; Beşiktaş'tan Cenk Tosun; Bursaspor'dan Harun Tekin, Aziz Behich; Çaykur Rizespor'dan Orhan Ovacıklı, Dhurgham İsmail; Fenerbahçe'den Volkan Demirel; Galatasaray'dan Fernando Muslera, Bruma, Eren Derdiyok; Gençlerbirliği'nden Ahmet Yılmaz Çalık, Johannes Hopf, Serdar Gürler, Aydın Karabulut, Vedat Muriç; Kardemir Karabükspor'dan Iasmin Latovlevici; Kasımpaşa'dan Titi, Andre Castro, Strahil Popov; Kayserispor'dan Welliton, Jean-Armel Kana-Biyik, Deniz Türüç; Medipol Başakşehir'den Volkan Babacan, Edin Vişça, Cengiz Ünder, Mossoro; Osmanlıspor'dan Numan Çürüksu, Mehmet Güven; Trabzonspor'dan Onur Kıvrak (16)

En çok forma giyen futbolcu (dakika): Akhisar Belediyespor'dan Caner Osmanpaşa; Antalyaspor'dan Ondrej Celustka; Atiker Konyaspor'dan Serkan Kırıntılı; Bursaspor'dan Harun Tekin, Aziz Behich; Fenerbahçe'den Volkan Demirel; Galatasaray'dan Fernando Muslera; Gençlerbirliği'nden Ahmet Yılmaz Çalık, Johannes Hopf; Kardemir Karabükspor'dan Iasmin Latovlevici; Kasımpaşa'dan Titi; Medipol Başakşehir'den Volkan Babacan; Osmanlıspor'dan Numan Çürüksu; Trabzonspor'dan Onur Kıvrak (1440)

---

2- En çok/en az beraberlik

En çok berabere kalan takım: Osmanlıspor (8)
En az berabere kalan takım: Gaziantepspor (2)

Kendi evinde en çok berabere kalan takım: Gençlerbirliği, Osmanlıspor (4)
Kendi evinde en az berabere kalan takım: Galatasaray, Gaziantepspor (0)

Deplasmanda en çok berabere kalan takım: Osmanlıspor, Akhisar Belediyespor (4)
Deplasmanda en az berabere kalan takım: Kasımpaşa (0)

---

3- En kötüler

En az puan toplayan takım: Adanaspor (10)
En az galibiyet alan takım: Adanaspor (2)
En çok mağlubiyet alan takım: Gaziantepspor (11)
En az gol atan takım: Akhisar Belediyespor (11)
En çok gol yiyen takım: Aytemiz Alanyaspor (31)
En kötü averaja sahip takım: Çaykur Rizespor, Kayserispor, Gaziantepspor (-12)

Kendi evinde en az puan toplayan takım: Kayserispor (7)
Kendi evinde en az galibiyet alan takım: Adanaspor, Çaykur Rizespor, Kayserispor (2)
Kendi evinde en çok mağlubiyet alan takım: Gaziantepspor, Adanaspor, Kayserispor (5)
Kendi evinde en az gol atan takım: Kayserispor (5)
Kendi evinde en çok gol yiyen takım: Aytemiz Alanyaspor (14)
Kendi evinde en kötü averaja sahip takım: Çaykur Rizespor (-5)

Deplasmanda en az puan toplayan takım: Adanaspor, Gaziantepspor (2)
Deplasmanda en az galibiyet alan takım: Adanaspor, Gaziantepspor (0)
Deplasmanda en çok mağlubiyet alan takım: Kasımpaşa, Kardemir Karabükspor, Gaziantepspor (6)
Deplasmanda en az gol atan takım: Trabzonspor (3)
Deplasmanda en çok gol yiyen takım: Kardemir Karabükspor (18)
Deplasmanda en kötü averaja sahip takım: Kardemir Karabükspor (-12)

---

4- En çok/en az kırmızı ve sarı kart

En çok kırmızı kart gören takım: Gaziantepspor (5)
En az kırmızı kart gören takım: Galatasaray (0)

En çok kırmızı kart gören futbolcu: Bursaspor'dan İsmail Konuk; Kardemir Karabükspor'dan Dany (2)

En çok kırmızı kart çıkan hafta: 7. Hafta (6)
En az kırmızı kart çıkan hafta: 10. Hafta (0)

En çok sarı kart gören takım: Trabzonspor (53)
En az sarı kart gören takım: Atiker Konyaspor (30)

En çok sarı kart gören futbolcu: Kardemir Karabükspor'dan Barış Başdaş (7)

En çok sarı kart çıkan hafta: 10. Hafta (55)
En az sarı kart çıkan hafta: 1. Hafta (26)

---

5- Hakemler

En çok maç yöneten hakem: Ali Palabıyık, Hüseyin Göçek (12)
En az maç yöneten hakem: Abdulkadir Bitigen, Serkan Tokat, Suat Arslanboğa (1)
En çok kırmızı kart gösteren hakem: Ali Palabıyık (10)
En az kırmızı kart gösteren hakem: Abdulkadir Bitigen, Suat Arslanboğa, Volkan Bayarslan (0)
En çok sarı kart gösteren hakem: Alper Ulusoy (71)
En az sarı kart gösteren hakem: Serkan Tokat (6)
Yönettiği maçlarda en çok ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Fırat Aydınus, Halil Umut Meler, Barış Şimşek, Ümit Öztürk (6)
Yönettiği maçlarda en az ev sahibi galibiyeti çıkan hakem: Serkan Tokat (0)
Yönettiği maçlarda en çok beraberlik çıkan hakem: Alper Ulusoy (5)
Yönettiği maçlarda en az beraberlik çıkan hakem: Abdulkadir Bitigen, Arda Kardeşler, Halis Özkahya, Suat Arslanboğa (0)
Yönettiği maçlarda en çok deplasman galibiyeti çıkan hakem: Hüseyin Göçek (7)
Yönettiği maçlarda en az deplasman galibiyeti çıkan hakem: Abdulkadir Bitigen, Barış Şimşek, Serkan Tokat, Suat Arslanboğa, Tolga Özkalfa (0)

---

6- Gol istatistikleri

Toplam gol: 355
Gol ortalaması: 2.46

En çok gol olan dakika: 45. Dakika (12)
En az gol olan dakika: 1. Dakika, 7. Dakika, 23. Dakika, 29. Dakika, 42. Dakika (0)

Tiplerine göre:
Ayak: 246
Kafa: 61
Kendi Kalesine: 11
Penaltı: 37

Ayakla en çok gol atan takım: Galatasaray, Medipol Başakşehir (24)
Kafayla en çok gol atan takım: Beşiktaş (7)
Kendi kalesine gol ile en çok gol bulan takım: Akhisar Belediyespor, Aytemiz Alanyaspor (3)
Penaltıyla en çok gol atan takım: Beşiktaş (6)

Ayakla en az gol atan takım: Adanaspor (7)
Kafayla en az gol atan takım: Gençlerbirliği, Trabzonspor (0)
Kendi kalesine ile en az gol bulan takım: Adanaspor, Antalyaspor, Atiker Konyaspor, Bursaspor, Fenerbahçe, Galatasaray, Kardemir Karabükspor, Kasımpaşa, Kayserispor, Medipol Başakşehir, Trabzonspor (0)
Penaltıyla en az gol atan takım: Akhisar Belediyespor, Bursaspor, Galatasaray (0)

En çok gol olan hafta: 2. Hafta (29) / 3.22 ortalama
En az gol olan hafta: 7. Hafta (11) / 1.22 ortalama

---

7- Oyuncu değişiklikleri

En çok oyuncu değiştiren takım: Antalyaspor, Atiker Konyaspor, Beşiktaş, Çaykur Rizespor, Gençlerbirliği, Kasımpaşa, Medipol Başakşehir, Osmanlıspor (48) (maksimum)
En az oyuncu değiştiren takım: Trabzonspor (41)

---

Kaynaklar: ttf.org, ligtv.com.tr, mackolik.com